İki genç kızın gözlerindeki parıltıdır kimi zaman Beyoğlu.
Perihan Mağden / İki Genç Kızın Romanı
"Behiye Taksim'de şimdi.
Taşlardan su akıtılan yerin önünde –YALANCI ŞELALE- gazeteciye yakın; klavyelerini, kocaman hoparlörlerini yerleştirmişler, Körler müzik yapıyor.
Yapıyorlar hakikaten…"
"…Gümüşsuyu'ndan yukarı doğru çıkarken yırtmaya başlıyorlar formları. Küçük küçük bir sürü parçaya ayırıyorlar. Bir sürü. Konfeti gibi birbirlerinin başlarından aşağı atıyorlar. Gülüşüp koşuşuyorlar yokuş yukarı.
İstiklal, hala sabah tenhalığının pençelerinde. Boş haliyle öyle mahmur, öyle güzel ki.
Kitapçıkasetçilerden yalnız bi tanesi açmış müziğini. Kuzu Kuzu'yu söylüyor caddeye Tarkan….
…Küçük bir oğlan önünde tartısıyla bekliyor kenarda….
…Çiçek Pazarı'na girerken, bir apartmanın çatı katında bir kahve var. Oraya götürüyor Handan'ı Behiye…
…Galatasaray Lisesi'yle köşedeki binanın arasından azıcık gökyüzü gözüküyor. Azıcık gökyüzü, uzaklardaki Boğaz, İstanbul. Azıcık İstanbul'a bakarak çayını içiyor Behiye…"