Tünel kalıp gerçekten ciddi bir maliyet farkı yaratıyor mu?
Tabi, tünel kalıpla hiçbir şey rekabet edemez çünkü her müteahhidin altından kalkabileceği bir sistem. Eğer çok ciddi ön planlama ve ön strateji gerektiren prefabrik bir düzene gitseydik Türkiye'de onun altından kalkabilecek pek yok, bu da maliyeti artırıyor. Aynı sistemi Avrupa'da önerseniz belki çok daha hızlı yapılacak çünkü planlama kültürü olan bir coğrafya. Mimar oturur, detayları çizer, bu planlamanın bir ayağıdır. Ondan sonra çizmiş olduğu detayları imalatçıya verir, imalatçı da neyi, ne zaman, hangi maliyette, nasıl yapacağını planlar. Bu da ayrı bir planlamadır. Yani çizimden işin bitimine kadar olan süreç planlamasından bahsediyorum. Bu kültür ne yazık ki bizde yok. Çok sabırsız bir milletiz, bir an önce sonuca ulaşmak istiyoruz.
Bu sürat uluslararası inşaat piyasasında tercih edilmemizin ana nedenlerinden biri aynı zamanda. Bu bağlamda Türk inşaat sektörünün hakim olduğu BDT ülkelerinde çalışmış bir mimar olarak gözlemlerinizi paylaşabilir misiniz?
Ruslar da bizimkine benzer bir kültüre sahip. Bizden çok daha üstün, Avrupa düzeyinde sistemleri, standartları ve normları var fakat çok yavaşlar. Rusya'da iş yapmaya çalıştığınızda tıkanıp kalıyorsunuz. Evet, komünizmin son döneminde tembelliğe alışmışlar ama bu sadece komünist sistemin getirdiği bir sıkıntı değil. Bürokrasi ve fakirlik de önemli etmenler. Artık bazı şeyleri parayla çözmeniz gerekiyor. Her şeye rağmen yine de normları bizimkinin çok çok üstünde. Açıkçası orada iş yapmaya başlamadan önce apartman müteahhidiydik. Ne zaman ki inşaat şirketlerimiz Rusya'ya açıldılar, norm nedir, kural nedir, yangın nedir öğrendiler. Biz nasıl Ruslara teknik olarak betonun nasıl döküleceğini öğrettiysek, onlar da bize bina nasıl yapılır, kaçış nasıl yapılır bunları öğrettiler. Mimarlık şirketlerimizin kurumsallaşmasında da Rusya pazarının çok ciddi payı vardır.