Berna Araz Arslan

Gazi Üniversitesi Mimarlık Bölümü mezunuyum. Güzey'in kurucularının çoğu üniversiteden 25 senelik arkadaşlarım. Mezun olmadan önce birlikte birçok iş yapmıştık. Sonra ben değişik bürolarda çalıştım. Çeşitli sebeplerden ötürü çalışmaya ara verdiğim oldu. 2006'dan bu yana da Güzey'de çalışıyorum. Benim için tekrar yuvaya dönmek gibi bir şey oldu.

Güzey'in kurulduğu günden bu yana kadar çizgisini hiç değiştirmediğini düşünüyorum. Burada herkes eşittir, herhangi bir ast üst ilişkisi yoktur ve işte eşit olarak söz hakkına sahiptir. Bana kalırsa buradaki insanların bir araya gelmek istemelerinin sebebi, büyük ihtimalle benzer insanlar olmalarıdır. Bakış açısı birbirine çok yakın insanlar bir araya geldi ve bugüne kadar gelmesinin sebebi de belki budur. Çünkü bu kadar zor ve çok fazla girdisi olan bir işi bu kadar süre birlikte devam ettirebilmek kolay değil. Herkesin farklı farklı özellikleri ve yetenekleri var. Biz bu ofiste çoğunlukla birbirimizi tamamlıyoruz. Birimizin bir konuda iyi olması ötekinin açığını kapatıyor. Zaten hoşgörünün ve birbirimizi anlamamızın sebebi de o. Birlikte iş üretmekten de çok mutlu oluyoruz, çok keyifli çalışıyoruz.

Daha önce üç farklı ofiste çalıştım. İlk ikisinde hep yurtiçi işleri yapmıştık. Buraya gelmeden önce çalıştığım son ofiste ise yine Rusya ile ilgili alışveriş merkezi ve otel projelerinde görev aldım. Burada bu tür projeler üzerine daha yoğun bir şekilde çalışmaya başladım.
Türkiye'de iş yapmanın zorluklarını biliyoruz; imar mevzuatları, kısıtlayıcı birçok şey var. Hiçbir zaman istediğinizi yapamıyorsunuz. Yurtdışında bu biraz daha serbestleşebiliyor. Kurallar daha net, neyle karşılaşacağınızı biliyorsunuz. Yurtdışına iş yapınca çok daha değişik ve büyük projelerde yer almak mümkün olabildi. Rusya ofisinde de farklı disiplinler var. Oradaki ofisle ilişkilerimizi buradaki gibi birebir yürütemesek bile bir şekilde ilişkiyi hiç koparmadan hep birlikte iş yapıyoruz.