Yıldız Teknik Üniversitesi'nden 2008 yılında mezun oldum. Ardından Mimari Tasarım yüksek lisans programına devam ettim. Kuramsal altyapıya önem verdiğim için bu süreçte tezime odaklandım. Yaklaşık 8 ay önce tezimi tamamlayınca da Bahadır Kul Mimarlık'ta çalışmaya başladım. Başka bir mimarlık ofisinde staj ve YTÜ'de öğrenci asistanlığı deneyimlerim oldu ama ilk profesyonel deneyimimi burada yaşıyorum.
BKA'ya ilan üzerinden başvurdum ama önceden projelerini takip ediyordum. Van'daki müze projesi ve Kayseri Stadyumu ilk etapta en çok etkilendiğim yapılardı. Şu anda Kerbela Stadyum Projesi üzerine yoğunlaşmış durumdayım. Tezimde daha çok kentsel tasarım konusuna odaklandığım için mimarlıktan biraz uzaklaşmıştım ama şimdi yaptığım işten çok büyük keyif alıyorum. Stadyum yapılarına aşık oldum diyebilirim, bu konuda çalışmak çok keyifli.
Bu ofisin en güzel tarafı, herkesin her alanda söz sahibi olabilmesi. Bahadır Bey bu konuda çok dikkatli; sizi de mutlaka işin içine katmaya çalışıyor. O yüzden hepimiz herbir projenin ucundan tutup bir şeyler araştırıyor ve bir şekilde sürecin her aşamasına katkıda bulunuyoruz.
Bahadır Bey, esnekliğe önem veren, çalışanlarını rahat bırakan bir insan. Gerçekten vizyon sahibi ve gelişime çok açık. Ona bir teklifle gittiğiniz zaman sizi asla geri çevirmez; mutlaka kafasında tartar, ölçer, hiçbir şeyi kestirip atmaz. Her duruma, her gelişime açık olması bu anlamda çok güzel.
Bahadır Bey'in evi dünya; çok mobil bir insan... Yolculuklarını çok iyi planlıyor. İyi bir program yürüttüğü için de işler çok koordine ilerliyor. Kayseri ofisini, yurtdışı şantiyelerini çok iyi organize ettiği için eksikliğini hissetmiyoruz. Hepimiz aynı network üzerinde yaşıyor gibiyiz, hiçbir zaman kopukluk hissetmiyoruz.