Peki, Mamak'ta yaşam nasıl devam ediyor? Yıkımlar ve yıkımlardan sonra yaşananlar Mamaklıları nasıl etkiliyor?
Belediye bir tane sözleşme bürosu açtı ve tıpkı diğer kentsel dönüşüm alanlarında yaptığı gibi Mamak'ta insanlarla sözleşme imzalamaya çalışıyor. Davayı kazandığımızı açıklamamızdan itibaren belediye, sözleşme imzalayanların evini yıkmaya başladı. İnsanlar hala o bölgelerde yaşarken yıkımların yapılması doğru değil. Evler yıkıldıktan sonra enkazlar kaldırılmıyor. Kanalizasyonlar açık bırakılıyor; kanalizasyonlardan fareler çıkıyor. Kanalizasyonlar yollara akıyor. İnsanlar sağlıksız koşullarda yaşıyor. Belediye hizmetlerini yapmıyor. Kepçe mahallenin içinden geçiyor, asfalt bozuluyor, kaldırım bozuluyor. Kamu, kendi malına zarar veriyor yani. Çöp toplamıyorlar, iki haftada bir çöpleri almaya geliyorlar. Önceden 15 dakikada bir gelen otobüsler şimdi yarım saatte bir geliyor.Mahalleye dışarıdan hurda, tahta almaya gelen insanlarla mahalleliler arasında zaman zaman gerginlikler yaşanabiliyor. Belediye kamulaştırma yapacağım, diyerek halkı korkutuyor. Devletin yetkilerini kullanmak suretiyle vatandaşı kamulaştırma yapacağım, diye korkutarak suç işliyorlar. Belediye vatandaşı devletten soğutuyor! Belediyenin kepçeleri sokaklarda gezdirilerek, vatandaşa psikolojik baskı uygulanıyor.
Dolayısıyla insanların psikolojileri bozuluyor ve ne zaman, ne yapacakları belli olmuyor. Belediyenin bir yetkilisi zarar görebilir, devlet erkanından biri zarar görebilir. Her şey olabilir. İşler çığrından çıkabilir. Evleri ellerinden alınmaya çalışılan insanlar öfkeleniyorlar ve hemen gidip belediyeye zarar vermek istiyorlar. İki üç sefer belediyenin kepçesinin camları kırıldı. Ama bu zamana kadar bizim iyi niyetimiz ön plandaydı. Bu zamana kadar Barınma Hakkı Bürosu olarak insanları sakinleştirmeye çalıştık, fakat artık bir önlem alınması gerek. Çünkü Mamak'ta bir tane belediye personeli, vatandaş zarar görürse bunun sorumlusu Ankara Büyükşehir Belediye Başkanıdır! İnsanların zor sakinleştiriyoruz, bazen sakinleştiremiyoruz. Durum çok kritik. Biz Ankara Valisi'ni görevini yapmaya çalışıyoruz. İleride kötü şeyler olursa Mamaklıları sokağa dökülmekle suçlamasınlar. Biz elimizden geldiği kadar yasal yolları denedik, açtığımız davaları kazandık. Ama mahkemeyi dinlemeyen belediye oldu. Evlerimiz yıkarken belediye yasa dinlemedi. Sözleşme imzalamayan üç tane vatandaşın evi yıkıldı bizim bölgede. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı bununla ilgili çıkıp bir açıklama yapmadı. Kepçe yanlışlıkla yıkmış evleri!
Mamaklılar ne istiyor?
Bizler başından beri Mamak'ta kentsel dönüşüme karşı değiliz. Çünkü iyi koşullarda yaşamak istiyoruz. Fakat 10 -15 katlı apartmanlarda yaşamak istemiyoruz örneğin, maksimum üç katlı bahçeli konutlar istiyoruz. Yapılacak evlerin mimari açıdan nasıl olacağını bilmiyoruz, çevresinin nasıl olacağını bilmiyoruz.
17 bin hak sahibinin olduğu Yeni Mamak Kentsel Dönüşüm Alanı'nda oluşan rantın, Mamak'ın gerçek sahipleriyle, Mamaklılarla paylaşılmasını istiyoruz. Mamaklıların işgalci olarak görülmesini değil; Mamaklıların oraların gerçek sahibi olduklarının kabul edilmesini istiyoruz. Sahipliği "tapulu olmak" belirliyorsa eğer, bu insanlar oraların gerçek sahipleri, çünkü tapuları var!
Projeye mimarların, mühendislerin, şehir plancılarının dahil edilmesini istiyoruz. Mamak'ta yapılacak iş merkezlerinden gelecek rantın Mamaklara aktarılmasını talep ediyoruz.
Hüseyin Gazi Köyü'nden bir amca "Ben evi vereyim, ama bana dedemden kalmış ağaçları nasıl yıkayım? Ben çocuğuma ilgi göstermediğim kadar bu ağaçlara ilgi gösterdim, ben bu ağaçların yıkılmasına nasıl izin veririm?" diyor. Böyle bir yer Mamak.