Birçok işi kendi içinizde çözüyorsunuz ama danışmanlık anlamında sürekli birlikte çalıştığınız pratikler var mı?
Statik, elektrik, mekanik projeleri, harita ve aplikasyon işleri vb için uzun zamandır çalıştığımız ekipler var. Cephe tasarımlarımızda bize yardımcı olan, tasarımı geliştirirken bize çözüm üreten uygulamacı bir ekip bulunuyor. Uzun zamandır birlikte çalışmamız sebebiyle ne yapmak istediğimizi kendilerine aktarmamız hiç de zor olmuyor.
34 genel olarak; seramik sanatçıları, fotoğrafçılar, grafikerler, heykeltıraşlar, ürün tasarımcıları gibi üretken insanlarla iletişim içerisinde. Bu sebeple daha önce deneyimlemediğimiz bir şeyi mutlaka etrafımızdaki kimselerle çözebiliyoruz. Bu bazen yeni bir malzeme üretmek bile olabiliyor. Mutfak dolaplarında kullanılacak kulplardan, lavabonun giderinin yüksekliğine kadar projelerde detaylara indiğimiz, kendi ürünlerimizi tasarlayıp ürettiğimiz için bu şekilde çalışmak zorundayız zaten.
Yani sürekli diyalog halinde olmayı seviyorsunuz.
Elbette, tasarlarken konuşmayı seviyorum. Aslında konuşurken farkında olmadan birçok şeyi çözüyorsunuz. Tabii paniklememek önemli, çünkü konuşurken panik olduğunuzda geçiştirmeye başlıyorsunuz. Sakin olup, çayımı kahvemi alıp üzerine uzun uzun konuşma taraftarıyım. Dijital çağda yaşadığımız için artık her şey önümüzde. Öğrenciyken Bakırköy'de bir ozalitçide Hayati Tabanlıoğlu'nun Galleria binasının imalat projelerine rastlamıştım.
İnanın bambaşka bir ruh haliyle hazırlamışlar onları. O kadar emek, o kadar üzerine titizlenme, şu anda bizler için bilgiye ulaşmak çok daha kolay. Bir sistem detayını çok rahatlıkla bulabiliyorsunuz, firmalar gelip size bu konuda danışmanlık veriyor.
Hazırladığımız tüm projeler için mutlaka bir imalat projesi, uygulama projesi hazırlıyoruz. Bir çatı varsa onun detaylarını da çiziyoruz; yalıtımı nasıl oluşturulacak, kullanılacak malzemeler neler. Çünkü onların üzerinden teknik şartnameler, metraj ve mahal listeleri hazırlanıyor, fiyatlar ve bütçeler alınıyor. En son uygulamayı yapacak kişiye de kendi detaylarıyla beraber onu revize ettiriyoruz. Biz projeyi onayladıktan sonra da imalata giriyorlar. Bu kadar kolay aslında…
Hep kolaylıklardan bahsettiniz ama şu anda Hayati Bey'in dönemine göre rekabet çok artmış durumda herhalde.
O dönemde rekabet yok muydu? Belki daha azdı ama işler de bu kadar değildi. Eksiler artılar birbirini götürüyor gibi geliyor.