Berna Açık Tunçbaş
02 Ocak 2014
Lisans ve yüksek lisansımı Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Mimarlık Bölümü'nde tamamladım. Tez yazma sürecinde İstanbul'a taşındım ve iki yıl Depo Yayıncılık'ın çıkardığı Yeni Mimar gazetesinde editör olarak çalıştım. Bu dönemde bir yayınevinde çalışmanın hem İstanbul'a alışmak hem de mimarlık ortamını daha yakından tanımak açısından bana büyük katkısı oldu. Daha sonra kişisel olarak mimarlıktan da kopmak istemediğim için tekrar ofislere döndüm. Fakat yayıncılık hep içinde olmak isteyeceğiniz bir alan. Mimarlık ve editörlüğün arakesitinde bir arayışım hep oldu ve mimarlık ofislerini bırakarak Tabanlıoğlu'nda kurumsal iletişim departmanında çalışmaya başladım. Orada geçirdiğim iki yıl bana büyük tecrübe kazandırdı. Bir mimarlık ofisinin basınla, halkla ilişkisi nasıl olabilir sorusu yanıtlarını bulmaya başlamıştı bende. Çünkü Türkiye'de mimarlık mesleğinin böyle bir şeye ihtiyacı yokmuş gibi gözüküyor ama son yıllarda inşaat sektörünün hızlanmasıyla birlikte, tasarım kültürünün takip edilmesi gibi bir durum ortaya çıktı. Artık ofisler hem Türkiye'de hem de uluslararası arenada kendilerini tanıtma ihtiyacı hissediyor. Artık kullanıcı tasarımcıyı ve mimarı merak etmeye başladı. Böylece arakesitte mesleğin başka bir koluyla buluşmuş oldum.
Evrenol Architects'te 3 yıldır çalışıyorum. Buranın iş ilanına mimar olarak başvurdum fakat Mehpare Hanım'ın asıl dikkatini çeken editörlük deneyimim oldu. Uzun bir görüşmeden sonra ofisin basın ve kurumsal iletişim anlamındaki ihtiyaçlarına da yanıt verecek bir model geliştirdik. Burada hem projelerde çalışıyor hem de ofisin basınla ilişkilerini yönetmeye çalışıyorum.
Evrenol Architects, Türkiye'deki gayrimenkul sektörünün de gelişmesine paralel olarak uluslararası ödül programlarından başarılı sonuçlar elde ediyor. Ofis, konut alanında önemli bir know-how'a sahip. Doğru yatırımcılarla işbirliğinde olduğu için bu konuda kendini sürekli geliştirmiş. Aslında. böyle bir uzmanlığın kendini tarif ediyor olması lazım ama Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde tasarım kültürüne yeterince değer verilmediği, binalar hep yatırımcılarıyla anıldığı için mimarlar geri planda kalıyor. Bazı büyük ofisler de yeni yeni markalaşmaya başladı. Evrenol Architects'in de zamanla böyle bir markaya dönüşeceğine inanıyorum.
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Bu İçeriğe Yorum Yazın