"Ankara'da mimar olmak" mimarlığa başladığınızda ne anlama geliyordu, şimdi ne anlama geliyor?
Meslek hayatına atıldığımız sıralarda Ankara, daha çok kamu ağırlıklı bir mimarlık eylemi içindeydi. Kamu kuruluşlarının merkezleri burada olduğu için, mimarlıkta kamunun egemen olduğu bir ortam vardı. Ankara'daki bürolar da zaten, yarışmalar ya da ihalelerle kamu kuruluşlarına hizmet veren bürolardı.
Bu durum yavaş yavaş değişmeye başladı. Bu değişimde, kamunun yatırım alanından çıkması önemli etkenlerden biri. İş profilimize baktığımızda kamu projelerinin, bütün işlerin üçte birine düştüğünü görüyoruz. Fakat Ankara'daki özel sektör de kamu ile ilişkili, kamuya iş yapıyor. Yani özel sektöre hizmet etseniz de, aslında Ankara'da dolaylı olarak kamuya hizmet eetmiş oluyorsunuz. İstanbul'daki özel sektör ile Ankara'daki özel sektör farklı.
Ankara'daki mimarlık ortamının İstanbul'dan farkı ne?
İstanbul 12 milyon nüfusu ile neredeyse bir ülke kadar büyük. Ekonomi oradan geliştiği için doğal olarak özel sektör oraya yoğunlaşıyor. Benim dışarından algıladığım kadarıyla İstanbul'da mimariye yatırım yapan bir kesim var. Ankara'da böyle bir kesim varsa bile bunun oranı çok daha düşük. Ankara, kamu ile çok daha içli dışlı.
Kamu ile çalışmanın avantajları ve dezavantajları neler?
Kamuya iş yaparken para, muhattap olduğunuz kişinin cebinden çıkmadığından, iletişim kurmak son derece kolay oluyor. Örneğin malzeme fiyatlarınız fazla tartışılmıyor. Ama özel sektör değil malzeme fiyatı, malzeme seçiminde bile söz söylemek istiyor.
Kamudaki en büyük sorun ise proje bittikten sonra, yapım sürecinde başlıyor. Eğer kontrollük yapmıyorsanız ve sizin tasarımınızı birileri uyguluyorsa, kimse o sürecin nasıl işleyeceğini size sormuyor bile.
Sonra projenizi tanıyamıyorsunuz...
Evet, aynen öyle. Adamlar kapıların rengini beğenmemiş, değiştirmiş. Korkulukları başka yapmış… Bu durumu çok yaşıyoruz. Bu da bize mimarlık hizmetinin hala içselleştirilmediğini gösteriyor.
Peki, Ankara'daki mimarlık ortamı için nasıl bir gelişim öngörüyorsunuz?
Özel sektörün kamuya dayalı bir biçimde gelişmesi beklenemez. Belki Ankara'daki mimarlık ofisleri de Merkez Bankası gibi İstanbul'a taşınır. (Gülüyor)