Ankara İngiliz İlkokulu

Filiz YAVUZ / 05 Şubat 2008
Ankara İngiliz İlkokulu

Mimarlık Ofisi: Cengiz Bektaş Mimarlık Ofisi

Adres: İngiliz Büyükelçiliği Bahçesi, Çankaya, Ankara

Proje Tarihi: 1963

Yapım Tarihi: 1964

Kapalı Alan: 285 m²

Yapı Türü: Eğitim

Duvarlar: Yığma

Çatı: Taşıyıcı yüzeylerle ön yapım

 

İlk iş

 

Mimarizm'in "Çat Kapı" bölümü için Ağustos 2007'de yaptığımızı söyleşide Cengiz Bektaş, Ankara'da ilk bürolarını açtıktan sonra aldıkları ilk işi şöyle anlatıyordu:

"Çok sevdiğim bir arkadaşım ile 125 TL masrafla ilk büromuzu açtık. 1962 yılıydı. Büronun perdelerini bile kendimiz diktik.Büroyu açtık açmasına, ama iş gelmiyordu bir türlü. O sıralarda, İlhami Ural milli piyango binasının yarışmasını kazanmıştı, ama detayları çizemiyordu. Bizden detayları çizmemizi istedi. İlk işimiz de o oldu. Fakat iş sonunda İlhami Ural parasını alamayınca biz de paramızı alamadık..."

 

Cengiz Bektaş

 

İlk yapı

 

Cengiz Bektaş'ın ilk yapısı ise, Ankara'daki İngiliz İlkokulu. 1963 yılında projelendirilen yapı için yıllar sonra Cengiz Bektaş, çocukların yapıyı çok sevdiklerini anlatan bir teşekkür mektubu almış...

 

Cengiz Bektaş, ilk yapısını; Ankara İngiliz İlkokulu'nun öyküsünü şöyle anlatıyor;

 

"Türkiye'deki ilk yapım olan Ankara İngiliz İlkokulu, Ankara'daki diplomat çocukları için İngiliz Büyükelçiliği bahçesinde 5-6 ay gibi kısa sürede yapıldı.

Türkiye koşullarında en önemli yapı bölümü çatı idi. Çatı için, taşıyıcı yüzey olarak ahşap 32 üçgen marangozhanede yaptırıldı.. Bu üçgenler yapı yerinde tepelerinden bulonla bağlanıp, duvar üstünde de bir gergi yardımıyla gerildiler.

 

Çatı örtüsü için ise, bitumlu çatı kağıdı üzerine tuğla kırıklarını püskürterek bir tür yerli "shingle" ürettirdim. Çankaya'nın kuzeye eğiminden dolayı –dağ tarafı güneydi- dört yandan ışık alacak, bir ağaç gölgesi homojenliğinde sınıfı iyi ışıklandıracak önyapım çatı oluşturuldu kısacası...

Sınıfların, değişik kullanılabilmeleri için de birbiriyle birleştirilmeleri öngörüldü.

 

Yapının dışından içi okunabilmektedir, iç dış uyumu tamdır.

 

Okulu yaparken, tek ilkem çocukların okuldan korkmaması idi. Amacım, çocukların orada kendilerini baskı altında duyumsamamaları, orayı sevmeleri, mutlu olmalarıydı.

Bir arkadaşımın okul çağında olmayan oğlu, bir sabah annesine "Beni oyuncağıma götür" diyor. Annesi ne demek istediğini anlamıyor. Evden çıkıyorlar, okulun karşısına geldiklerinde çocuk ilginç devinimlerle oyun oynamaya başlıyor. Yapı bittikten yaklaşık 25 yıl sonra da, çocukların yapıyı çok sevdiklerini, mutluluk duyumsadıklarını bildiren bir yazı geldi okuldan..."


Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.
Bu İçeriğe Yorum Yazın
Ad Soyad
E-posta
Yorum
Kalan karakter :