Atatürk’ün Plancısı Jansen’in Ankarası. Planlanan ve Gerçekleşen (1927-1939)

mimarizm.com / 22 Temmuz 2025
Ali Cengizkan’ın "Atatürk’ün Plancısı Jansen’in Ankarası. Planlanan ve Gerçekleşen (1927-1939)" adlı kitabı Arkadaş Yayınları'ndan yayımlandı.

Ankara planlama tarihini yazan mimar ve araştırmacı akademisyen Ali Cengizkan’ın, “Atatürk’ün Plancısı Jansen’in Ankarası. Planlanan ve Gerçekleşen (1927-1939)” kitabı, Jansen’in Ankara plan çalışmalarındaki bilinmeyenleri aydınlatıyor. Yarışmanın 100. yılına yaklaşırken eldeki belgelere dayanarak yeni yorumlar getiriyor. 

Daha önce yapılmış olan araştırmaları tekrar etmeden, farklı çalışma alanlarını açıyor. Kitabın eklerinde ilk kez dilimize kazandırılan belgelerle gerek Atatürk’ün gerekse Jansen’in Ankara planlaması konusundaki görüşlerini dolaylı da olsa ilk kez tartışma alanına çıkarıyor.

Atatürk 13 Ekim 1923 tarihinde Ankara’nın başkentliğine karar verirken, onun en iyi biçimde tasarlanması ve gelecek kuşaklara yaşayan bir Cumhuriyet anıtı olarak kalması için bütün çabasını ortaya koydu. Yeni başkentin hızla artan nüfusunun modern ve çağdaş koşullarda barınması için şehre bir gelecek yazmak gerekliydi. 1924 ve 1925 yıllarında Alman mimar ve plancı Lörcher’e yaptırılan ilk planlar yetmeyecek, İmar Müdüriyeti’nin destekleriyle açılan 1927 yarışması, Ankara’ya plancısını, Atatürk’ün de yakından çalıştığı Prof. Hermann Jansen’i kazandıracaktı. Bugün modern düşünceleri, ısrarlı tasarım kararları ve uzak görüşlülüğü ile anılan Hermann Jansen yalnızca Ankara’nın değil, Atatürk’ün de plancısıdır.

Ankara’yı neden başkent olarak seçtiğini, Kütüphanecisi Nuri Ulusu anılarında tüm açıklığıyla Atatürk’ün ağzından aktarıyor: “Sıcak bir yaz günü akşamıydı. Tozlu ve sisli bir akşam Ankara’nın üzerine adeta çökmüştü. Bir ara dışarıya çıktığımda Atatürk, yanındakilere dönerek, ‘Ankara’yı hükumet merkezi yapmakla iyi mi ettim?’ diye sordu. Tabii herkes, her zamanki gibi, bir şeyleri sebep göstererek Ankara’nın hükumet merkezi olmasının uygun olduğunu belirttiler. Atatürk hepsine, hepimize doğru dönerek, ‘Şimdi dalkavukluğu bırakın,’ diye münazarayı kapattı ve ilave etti: 

"Ankara’nın hükumet merkezi olması için saydığınız sebeplerin hiç biri beni ikna etmedi. Ben Ankara’yı bambaşka hedeflerle hükumet merkezi yaptım. Türk’ün bu çorak, toz, toprak içerisinde ve kayalıklar üzerine kurulmuş arazideki Ankara’nın, bir gün gelecek yeşil alanların, yeşil sahaların, yemyeşil ağaçların arasındaki villaların, binaların yer aldığı Türkiye’nin en güzel bir büyük şehri ve de bir hükumet merkezi olarak görüleceğini vurgulamak isterim. Bunu hepimiz, bütün dünya görecek ve bu o kadar da yakında olacak ki.’”


İlişkili Haberler
Etiketler
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.
Bu İçeriğe Yorum Yazın
Ad Soyad
E-posta
Yorum
Kalan karakter :