Mühendislik ve Müteahhitlik Tarihimiz: "KM. 441 - İlkler"de
mimarizm.com /
21 Aralık 2012
"KM. 441 - İlkler"
Ereğli Demir Çelik Fabrikası Limanı 1961
Bartın Limanı ve Denizaltı Sığınakları 1960
Sezai Türkeş ve Feyzi Akkaya'nın Türkiye'nin kalkınma tarihindeki öncü rolleri karada, yer altında, su altında ve deniz üstünde farklı projelerle çeşitlenir. İkili, Fransız patentli 15 tonluk tetrapodları3 Türkiye'de ilk defa iki limanın inşaatında kullanır. Liman inşaatlarında mendireklere yerleştirilen ağır beton bloklar yerine kullanılan tetrapodlar, deniz işleri mühendisliğinde yeni bir aşama olur.

Bartın Limanı'nın inşası için Türkiye'deki ilk tetrapod üretimi gerçekleşir. Her biri dört bacaktan oluşan, üç metre boyunda ve 15 ton ağırlığındaki tetrapodların dökümü için saçtan kalıplar yapılır. Kalıbın bir bacağı yukarıda kalacak şekilde, ağzındaki 50 cm. çapındaki açıklıktan beton dökülür. Bu havada kalan bacağa ‘baca' adı verilir. Türkeş ve Akkaya böylece Türkiye'deki mühendislik tarihine tetrapod üretimini de eklemiş olur. Bartın Limanı, ticari bir limanla NATO'ya ait olan askeri bir limandan oluşmaktadır. Açılır kapanır bir köprü olan Bartın Deresi Köprüsü'yle başlayan liman, ambarlarla ve askeri kısımlar için tasarlanan denizaltı tünelleriyle devam eder. Mendirekler grubu ise her liman inşasında olduğu gibi burada da üniteleri koruma altına almak üzere tasarlanır. Bu projeyle Türkiye'nin ilk denizaltı sığınakları da inşa edilir.
Ereğli Limanı projesi, Bartın Limanı'yla aynı anda ilerler. Buranın inşası da Bartın Limanı gibi tetrapod kullanımını esas alan, doklar, rıhtımlar ve mendirek projeleri gibi çok üniteli bir iştir. Bu, Karadeniz kıyısındaki Ereğli'nin genişleme ve gelişme sürecindeki kilometre taşlarından birini oluşturan, demir çelik fabrikası gibi ağır sanayiinin getireceği değişimlere kapı aralayan bir proje olur. Söz konusu iki liman projesi de Türkiye'deki ilk tetrapod kullanımıyla tarihe geçmiştir.

Birçok ilde artan nüfusun yarattığı değişim, şehirleşme ve bayındırlık alanındaki modernleşme, Sezai Türkeş ve Feyzi Akkaya'nın da bu tarihten sonra imza atacakları projelerin habercisi olur. Ülke genelindeki sosyal, kültürel, ekonomik, ergonomik, mühendislik, ziraat ve bayındırlık altyapılarında kısa sürede kazanılan kuvvetli ivmeler, iki mühendisin proje repertuvarının genişlemesinde önemli bir rol oynar.

3 Tetrapod: Betondan imal edilen, dalga enerjisini sönümlemek ve limanlara zarar vermesini engellemek amacıyla mendireklerde kullanılan bir tür kıyı ve liman mühendisliği yapı elemanıdır. Çelikten imal edilen yıldız şeklindeki özel kalıbının içerisine beton dökülerek üretilir.
Kadıncık II Hidroelektrik Santralı 1970
Sezai Türkeş ve Feyzi Akkaya'nın inşaat faaliyetlerinde kullandıkları yeni metotlar, makineler ve çalışma biçimleri Kadıncık II projesiyle çeşitlenir. Çukurova'da yer alan hidroelektrik santralı projesi bir beton baraj santralından ve projeyi Türkiye'nin ilkleri arasına sokan 6 kilometrelik bir su tünelinden oluşur. Kayalık zemin içinde bulunan tünelin delinmesinde sıradan dinamitler yerine dünyada o zamana dek yalnızca birkaç kez kullanılmış yeni bir tünel makinesi olan ‘köstebek' (TDM) kullanılır.
Dört metre çapına kadar tünel açma olanağı sağlayan Köstebek, onu ilk kes Avustralya'daki Tazmanya Adası'nda gören Sezai Türkeş'in çabaları sayesinde Amerika Birleşik Devletleri'ndeki üreticisi tarafından, tasarımında projeye özel değişiklik de yapılarak Türkiye'ye ithal edilen ilk tünel makinesi olur. Köstebek'le beraber çözülmesi gereken başka teknik problemler gelir.

İlk defa kullanılan bu makine, çözümü iki mühendisin teknik ustalığına meydan okuyan sorunlar yaratır: Toz miktarının ve sıcaklığın bilinmemesi, makinenin besleme akımı ve havalandırma tertibatı bunlardan bazılarıdır. Kadıncık II projesiyle hem tünel açmadaki alternatif yöntemler denenir hem de Köstebek adlı makinenin kullanımında ustalık ve kontrol kazanılır. Bu deneyimler inşaat sektörünün metot repertuvarında yeni bir başlık açar. Özellikle patlayıcı ile açılan tünellerde olası göçükler, su basmaları ve sarsıntı nedeniyle oluşan kaymalardan endişe duyulur. Ama kayaları sarsıntısız kemiren Köstebek, tünel inşaatlarında kullanılan yöntemi baştan aşağı değiştirir.
Sezai Türkeş ve Feyzi Akkaya'nın Türkiye'nin bayındırlık altyapısının gelişimi için inşa ettikleri tesisler çoğalırken, gelecekte Türkiye sınırlarını aşıp uluslararası platforma taşınacak yeni bir mühendislik kültürü yapılanır.
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Bu İçeriğe Yorum Yazın