İyi Tasarım/Good Design İzmir_8, Uzlaşma/Reconciliation teması ile 8 - 23 Aralık 2023 tarihlerinde düzenlenecek.
UZLAŞMA/RECONCILIATION
YÜZLEŞME, DİYALOG, ARABULUCULUK, ONARIM, UYUM
Uz: iyi, güzel, işe yatkın, becerikli, mahir, uygun, uyumlu.
Laşma: -la eki ile -iş dönüşlülük ekinin bileşiğidir; "haline gelme" anlamı ifade eden geçişsiz fiiller üretir.
Uz+laşma: iyi olma, uyumlu olma, mahir olmaya dönen bir hareketi ifade eder.
İklim değişikliği, doğal afetler, enerji krizi, savaşlar, hastalıklar, göçler, kutuplaşmalar gibi çok yönlü problemler, dünyanın çeşitli yerlerinde yeni çevresel, toplumsal, ekonomik kırılganlıklar yaratıyor.
Bu kırılganlıklar bireyin kendisiyle ve çevresiyle olan ilişkilerini sürekli bir çatışma alanına dönüştürürken, içinde bulunduğumuz sistemler çözüm ihtiyacına cevap vermekte yetersiz kalıyor. Bu durum da kırılganlıkların derin yarıklara dönüşmesine sebep oluyor.
Bu çok boyutlu sorunlar karşısında tasarımın rolü de dönüşerek, problem çözen bir perspektiften üretken diyaloglar inşa eden bir anlayışa yöneliyor. Bu tavır, tasarımı tüm sorulara cevap vermesi gereken bir araç olarak gören yaklaşımları terk ediyor. Dubberly'e¹ göre, “tasarımın dünyanın sayısız sorununu çözebileceğini iddia etmek kibir, pazarlama ve yanlış anlamanın bir karışımıdır: önemli ‘problemler’in -varlığımızı tehdit eden problem, karmaşa ya da karışıklıklar- ortadan kalkması için bir şeyleri ‘düzeltmeye’ çalışmak ‘çözüm’ değildir; bunun yerine hem yerel hem de küresel boyutta üretici diyaloglar sürdürerek problemlerle baş etme olanağı yaratabiliriz.”
İyi Tasarım/Good Deisng İzmir_8 ‘Uz+laşma temasıyla’ tasarımın dönüşmekte olan rolünü bu perspektiften ele almaya hazırlanıyor. “İyi, güzel” ve “işe yatkın, becerikli, mahir, uygun, uyumlu”² anlamlarına gelen “uz” kelimesi,-laşma işteşlik ekiyle beraber bizi ‘uzlaşma’yla dönüşmeye çağırıyor. Kişinin kendiyle olan uzlaşısından, ötekine uzanan geniş bir ölçekte, ilişkilerimize yeniden bakmaya davet ediyor. Hem türediği kök kelimeden yola çıkarak ‘iyi , mahir, uygun’ yöntem ve ilişkilere yönelmeyi hem de aynı kökten türeyen tüm uzamı, uzayı, uzuvları yeniden düşünmeyi öneriyor. Bir yandan da, tasarımcının rolünü kendini ayrıştıran ve sivrilten bir uzman olarak değil bir arabulucu, kolaylaştırıcı olarak gören yaklaşımları benimsiyor.
Günümüzde “uzlaşma” çalışmaları, çatışma veya geçiş süreci yaşayan toplumlarda bu sürecin dinamiklerini araştıran disiplinlerarası ve çok ölçekli bir çalışma alanı olarak karşımıza çıkıyor. Bu çalışma alanı özünde bireyler, gruplar, gruplar arası ilişkiler ve siyasi dinamikler de dahil olmak üzere toplumun farklı boyutlarında var olan kırılma ve kırılganlıkları, ilişkileri odağına koyarak irdeliyor. Bu anlamda, geçmişte (ve bugün) yaşanılan hatalarla bütünsel bir yüzleşmeyi, böylelikle gelecekteki çatışmaları önlemeyi ve nihayetinde, bir “barış kültürü” oluşturulmasına katkı sağlamayı amaçlıyor.
Bu yıl İyi Tasarım/Good Design İzmir_8, toplumun geniş kesimlerinin ihtiyaç duyduğu ve belli bir kesimden ziyade her yere nüfuz etmesi gereken bir alan oluşturmayı hedefliyor. Uzlaşmaya giden yolda birbirini içeren, tekrarlayan, bir diğerinden ötekine atlayan yüzleşme, diyalog, arabuluculuk, onarım ve uyum gibi adımları mercek altına alıyor. Bu bağlamda kavramların tartışıldığı ve konuşulduğu söyleşi/paneller, ilişkilerdeki kırılganlıkların hâkim anlatıyla yer değiştireceği bir karşılaşma zemini oluşturan işlerden oluşan sergilemeler ve kentin sokaklarına nüfuz ederek diyaloğu tüm ölçeklerde yaratabilecek altyapıyı tasarlayan atölyeler için öneriler bekliyor.
Tüm bu anlatıyla birlikte, “Topluluklar arası diyalog alanlarının azaldığı ve tarihsel süreçlerden kopuşun yaşandığı günümüz koşullarında geçmiş/gelecek, birey/toplum arasında bir uzlaşı için tasarım nasıl onarıcı bir arabuluculuk rolü üstlenir? Nasıl katılımcı araç ve yöntemler üretebilir? Kutuplaşmış toplulukları bir araya getirecek ortaklıkları ve ötekindeki beni fark etmek için, tasarımcılar bakış açılarını genişletecek nasıl mekânlar ve araçlar kurgulayabilir?” soruları önem kazanıyor. Toplumsal çalışmaların devamında insan/insan ötesi varlıklar/doğa/teknoloji ara kesitlerinde de tasarımın doğayla, makineyle, yapay zekâyla üreteceği uzlaşı eşitlikçi, işbirlikçi bir tavrı gerekli kılıyor ve yeni çalışmaları özendiriyor. Tasarımın dönüşen rolü ile birlikte uzlaşmayı bir arada düşünmek, kırılganlaşmış ve tahribe uğramış ilişkilere diyalog ve onarım için alan açarak nasıl bütüncül yenilenebilir ve kapsayıcı tasarım yaklaşımlarının geliştirilebileceğini sorgulamamızı sağlıyor. Böylece uyumlu ve barışçıl bir geleceğe doğru atılabilecek adımların araştırılmasına el vererek tasarımcıları bu adımların sorumluluğunu almaya davet ediyor.
Ayrıntılı bilgi için tıklayın