Villeroy&Boch Sanat Durağı

mimarizm.com / 20 Ocak 2014
Villeroy&Boch Sanat Durağı

                             


Dünyanın köklü karo seramik ve banyo ürünleri markası Villeroy&Boch, sanatseverler için özel ve alanında fark yaratan bir projeye imza atıyor.

Türk heykel sanatının önemli isimlerini bir araya getiren Villeroy&Boch, MERKUR 'un katkılarıyla Nişantaşı'ndaki mağazasında özel bir karma heykel sergisine ev sahipliği yapıyor.



Ebru Döşekçi



Seçkin Pirim


Tasarım ve kalite odaklı yaklaşımıyla sektörünün köklü markalarından biri olan Villeroy&Boch'un "Villeroy&Boch Sanat Durağı" projesi ile hedefi; sanat ve sanatseverler için alternatif bir sergi yaratmak, sanatı hayatın içinde, ulaşılabilir alanlarda konumlandırmak.

Sergi kapsamında yer alan Seçkin Pirim, Ebru Döşekçi ve Ozan Oganer 'in eserleri, 24 Ocak – 28 Şubat 2014 tarihleri arasında Villeroy&Boch Nişantaşı mağazasında ziyaret edilebilecek.


              
Ozan Oganer



Sanatçılar hakkında:

SEÇKİN PİRİM
Sayısız katmanlardan oluşan Seçkin Pirim'in eserleri, minimal dili takip ederek, geometrik formların çeşitlemelerini gösterirler. Sanatçının, heykellerinin niteliğini kâğıt ortamına aktarış biçimi etkileyicidir. Kâğıt üzerine olan eserler genellikle iki boyutludur. Pirim ise bunları üç boyutlu bir bloğa oturtarak, belirmesini istediği formları keserek çıkartır. Sonrasında izleyici kesilip çıkartılmış olanı görür ki bu da sanatçının düşüncesinin bir negatif formunu temsil etmektedir.

EBRU DÖŞEKÇİ
Ebru Döşekçi heykellerinde aşk, neşe, umut, birlik, güven gibi olumlu hisleri, bizi hayata bağlayan ortak yapı taşlarımızı farklı malzeme, form ve teknikler yardımıyla betimlemeye çalışıyor. Sanatçı, maddeden tamamen uzak bu ruhsal kavramları 3 boyutlu, görünür, dokunulur biçimlere dönüştürerek, kendi hayal dünyasından izleyicinin hayal dünyasına bir geçit açmayı düşünüyor.

OZAN OGANER
Heykel sanatına, dantel, iğne oyası gibi malzemeleri kazandıran sanatçı, kendine özgü tekniğini, alışılmış materyalin yanı sıra yeni bir malzemenin sınırlarını zorlayarak genişletiyor. Ozan Oganer, şimdiye dek kullandığı dantelin taşıdığı sembolik anlamın ötesine geçerek, malzemeyi hem biçim hem içerik bağlamında dönüşüme uğratıyor. Bu dönüşümün sonunda, yeni malzemesini dantel gibi işleyerek, istemli bir düşünceyle içine düştüğü ikilemi, işlerinin tematik zeminine de yansıtıyor.


Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.
Bu İçeriğe Yorum Yazın
Ad Soyad
E-posta
Yorum
Kalan karakter :