Projeleriniz daha çok konut, ofis, mağaza ağırlıklı, bir de klinik projeniz var...
Evet bu sene bir klinik de yaptık. Onun dışında bir de okul projelerimiz var. İki tane eğitim projesi yaptık bugüne kadar. Bu alanda çok fazla projemiz olmadığı için çok bahsetmiyoruz ama çok hoşumuza gidiyor eğitim projeleri yapmak. Çünkü orada kullanıcı olarak çok geniş bir kitle var. Hepsinin ayrı ayrı beklentilerini karşılamak gerekiyor.
Ama genel olarak bizim en çok faaliyet gösterdiğimiz alan konut ve ofis projeleri. Ofis projelerini de çok severek yapıyorum, süreç çok verimli geçiyor. Zaman kaygınız olmuyor, müşteri ne istediğini daha iyi biliyor. Çünkü orada zaman kaybetmeden ofise taşınmak istiyor müşteri. Ama konutlarda insanların evleriyle duygusal bir bağı da olduğu için süreç uzuyor.
Tabii o da çok güzel; kişilerin duygularına hitap ettiğiniz bir tasarım yapmış oluyorsunuz. Bu da çok heyecan verici bir şey ama zaman kaybı daha fazla olabiliyor. Ofislerde duygusal olmayan daha fonksiyonel tasarımın ön plana çıktığı, daha mantıksal bir süreç devam ediyor. Perakendede de böyle…
Konut ve ofis projelerinde uzmansınız diyebiliriz o zaman…
Uzman demek biraz iddialı belki çünkü bunun sonu, ucu bucağı yok. Ben her zaman kendimi her anlamda geliştirmeye açık oldum. Bir de bizim mesleğin şu artısı var; ne tür bir proje gelirse gelsin, restoran, otel, konut, ofis fark etmez; sizde bir bilgi birikimi olursa, kendinizi sürekli geliştirirseniz o zaman zaten hemen o bilgi birikiminizi o projeye entegre edebiliyorsunuz. O yüzden bizde çok kesin ayrışmalar da yok bence.
Peki çok yapmak istediğiniz bir proje tipi var mı?
Evet, kayak merkezi tasarlamayı çok isterim.
“Detay çözümleri ile zamansız tasarımlar” söyleminizi biraz daha açar mısınız?
Detay çözümleri her zaman önemli. Çünkü klasik olacak ama bizim yaptığımız tasarım detayda gizli. Tasarım yapmaktan çok daha önemlisi o tasarımı nasıl bir detayla çözdüğünüz. Tasarımı yapıyorsunuz ama bunu hangi teknikle, hangi malzemeyle, hangi birleşim detayıyla çözeceğiniz sizin elinizde. O yüzden tasarımı yaparken çözümüyle birlikte ele alıyoruz. Tasarlamak evet çok keyifli ama bir de onu birebir uygulamak asıl önemli olan. O yüzden benim için değerli olan gerçekten uygulanabilir tasarım yapmak. Olmayacak bir şeyi de kimseye vaat etmemek. Tasarımı yapıp sonra "uygulanamıyormuş kusura bakmayın" diyemeyiz. O yüzden sıklıkla üreticilerimle görüşüyorum, neler yapılabiliyor, hangi teknikler uygulanabiliyor konuşuyorum. Çünkü onların teknik bilgileri daha fazla. Bizim de onlardan öğreneceğimiz çok şey var.
Zamansız derken de şunu kastediyoruz: Benim hayata bakış açım da böyledir zaten; arkadaşlık ilişkilerimde de giyimimde de bir şeyleri gelip geçici görmem. Müşterilerimle ilişkilerimde de böyledir; bana bir müşteri geldiğinde biz onlarla artık ahbap oluyoruz. Örneğin ofisini yaptıysam arkasından evini yapıyorum, yazlığını yapıyorum vs. Aramızda zamansız bir bağ oluşuyor. Tasarımda da bunu yansıtıyoruz. "Bugün bu çok trend, bunu kullanalım" demiyoruz. Onu ancak mağaza ya da pop-up mağazalarda kullanabiliriz. Ama bir evi ya da kurumsal ofisi yaparken anlık trendleri uygulamamaya gayret ediyoruz. Ofisler için uzun senelerce kullanabilecekleri bir tasarım, evlerde ise onları bıktırmayacak tasarım ve malzemeleri uygulamaya çalışıyoruz.
Tasarım, uygulama ve proje danışmanlığı yapıyorsunuz. Uygulamada sadece kendi tasarımlarınızın uygulamasını mı yapıyorsunuz?
Genelde kendi tasarımlarımızı biz uyguluyoruz. Zaten müşterilerimiz genelde uygulamayı da bizden istiyorlar. Uygulama olmazsa da projeyi takip ediyoruz. Bu tamamen müşterimizle anlaşmamıza göre gelişiyor. Yıllardır proje kontrolörlüğünü yaptığımız firmalar da var. Uygulamada sürekli birlikte çalıştığımız alt taşeronlarımız var. Ahşap atölyemiz, inşaat işlerini yapan firmamız, elektrikçimiz, mekanik firması var, parkecimiz, mermercimiz var... Bunlar hep belirli firmalar. İşin akışına bağlı olarak değişebiliyor ama genelde yıllardır aynı kişilerle devam ediyoruz.
Danışmanlık hizmetleriniz neleri kapsıyor?
Danışmanlıkta, mağaza projelerinde, özellikle yabancı menşeliyse markaların proje seti yurtdışından geliyor, bizim yaptığımız o proje setini burada uygulanabilir hale getirip ihale paketini hazırlamak oluyor. Ardından da projenin uygulamasını takip ediyoruz ve bunu belirli aralıklarla firmaya raporluyoruz.
KHB Konutu
Projelerinizden bahsedelim biraz… BIG SEE Interior Design Awards 2024'e değer görülen KHB Konutu projenizi anlatabilir misiniz? Projeyi ödüle götüren ne oldu size göre?
2022 yılında başlayan tasarım süreci 2023 yılında uygulama ile devam etti. Konsept olarak yalın, sade, ferah ve akıcı bir dil kurguladık. Tüm uygulama ve imalatlar alt yüklenicilerimiz tarafından tamamlandı. Ödüle götüren şey bu muydu bilmiyorum ama daha önce bahsettiğim o akıcılık temasını bu evde birebir uyguladık. Ev aslında iki tane dubleks dairenin birleşiminden oluşuyor. Fenerbahçe'de bir apartmanda, bize iki ayrı ev olarak teslim edildi. Biz bütün evi yıkıp her şeyi baştan yaptık. Oturulan binada iş yapmak kolay olmuyor tabii, özellikle altyapısal bir değişiklik varsa. Ama çok keyifliydi, çünkü tasarımımızı birebir uyguladık. Müşterilerimiz çok sevdiğimiz arkadaşlarımız, Egeliler. Ege'nin o doğallığını, yeşilliğini istediler. Bir de ev Özgürlük Parkı'na bakıyor, o yeşilliği de evin içine almak istediler. Her şey çok sade olsun, fresh olsun, içeri girildiğinde "ne kadar rahat bir ev" hissi uyandırsın isteğiyle geldiler. Onun üzerine yaptığımız tasarımda evde her şey hafif oval formlarla birbirine akıyor. Mesela salondaki kapı TV ünitesinin içine geçiyor, oradan mutfağın kapısı açılıyor, o da birbiri içine geçiyor. Bütün mekanlar birbirinin içine kayıyor aslında. Bir de malzemeleri güzel kullandığımızı düşünüyorum. Mesela beyazın çeşitli tonlarını kullandık; krem gibi, açık gri gibi, sarı tonlar ekledik. Gün ışığının geliş saatine bağlı olarak odadaki renkleri belirledik. Aydınlatma hesabını da ona göre yaptık. O yüzden her odayı kendi içerisinde ayrı ayrı kimliklendirdik ama bütüne baktığınızda tek bir aileden çıkan fertler gibiydi evin odaları.
KHB Konutu